Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, ziyaretlerde bulunmak ve çeşitli programlara katılmak üzere Antalya’ya gitti.

Ziyaretleri kapsamında ilk olarak AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım'ın da katıldığı AK Parti Antalya İl Başkanlığınca düzenlenen partiye yeni katılanlara rozet takma törenine katılan Bilgin, burada yaptığı konuşmada Türkiye'nin geleceğini şekillendirmeye çalışan bir siyasi hareket olduklarını kaydederek, Büyük Türkiye davasının yeni bir dava olmadığını, bu topraklarda bin yıldır süren bir dava olduğunu ifade etti.

Bakan Bilgin, bugün Avrupa'nın, Batı'nın açlıkla karşı karşıya kaldığı bir dönemde tahıl sorununu çözen ülkenin Türkiye, çözen liderin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu vurguladı.

Bilgin, Türkiye'nin hep büyük bir ülke olduğunu belirterek, "İnsanlık hangi tehlike ile karşı karşıya kalırsa, Türkler, Türkiye o insanlık meselesinin yanında duran bir ülke olmuştur. Dün de öyle olmuştur yarın da öyle olacaktır" diye konuştu.

Türkiye'nin 3 büyük meselesinin olduğunu ve bunlara AK Parti'nin sahip çıktığını aktaran Bilgin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Birincisi bağımsızlıktır. Bugün dünyanın neresinde Türkiye'nin bağımsızlığına dönük bir hareket, plan olursa AK Parti ve Cumhurbaşkanımız, dava arkadaşlarımız Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesini amansız ve aralıksız sürdürmektedir. Akdeniz'de de Balkanlar'da da Kafkaslar' da da yaşadığımız budur. Onun için Türkiye sadece burada yaşayan insanların ideallerini, davasını yaşatan bir toprağın adı değildir. Türkiye, insanlığın davasının yoğunlaştığı bir toprağın adıdır. Gazi Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları 100 yıl önce Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesini dünyaya bir kez daha tescil etmiştir. Bugün de aynı mücadeleyi sürdürüyoruz. İsim ve zaman değişmiştir ama mücadele aynıdır."

Bilgin, Türkiye'nin ikinci önemli meselesinin de demokrasi olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Bunun ne kadar önemli bir mesele olduğunu nereden görüyoruz? Rahmetli Menderes ve arkadaşlarının tek suçu seçilmiş olmaktı. Onlara itiraz edenler de 'Biz millet iradesinin seçmiş olduğunu istemiyoruz. Yönetecek olan biziz' diyordu ama millet buna 'hayır' dedi. Bizim iktidarımız anti demokratik bütün unsurlara karşı onları devlet düzeni içerisinde etkisiz hale getirecek mücadeleyi ortaya koyarak 'Türkiye tam bağımsız demokratik bir ülke olacaktır. Bundan sonra da böyle olacaktır' mesajını verdi. Bu kararlılığı ortaya koydu."

Türkiye'nin üçüncü önemli meselesinin ise kalkınma olduğunun altını çizen Bakan Bilgin, kalkınmada çok önemli mesafe alındığına dikkati çekerek, "Bakın ihracat rakamlarına. Sanayi ürünleri ihracatımız da birinci sıraya yükseldi. Türkiye'nin büyüme rakamları açıklanıyor. Dünya küçülürken Türkiye büyüyor. OECD'nin en hızlı büyüyen iki ülkesinden biriyiz. Çünkü Türkiye, AK Parti iktidarları döneminde 300 milyar dolara yakın olan milli gelirini 1 trilyon doların eşiğine getirdi. Burayı aşacağız" dedi.

“Türkiye Sorunlarını Büyüyerek, Sanayi Ürünlerini Arttırarak Aşacak”

Türkiye'nin enflasyon gibi bazı konjonktürel sıkıntılar yaşadığını ifade eden Bilgin, şöyle devam etti:

"Enflasyonun en önemli kaynağının, enerji kaynakları olduğunu biliyorsunuz. Bunlar Türkiye'ye ilave 50 milyar dolar bir yük getirmiştir. Enerji kaynaklarına harcadığımız para ortalama 47 milyar dolar civarındadır. Bu sene yılsonu itibarıyla bunun 103 ya da 107 milyar dolar olacağını tahmin ediyoruz. 50 milyar dolar daha fazla para veriyoruz. Bu enflasyon olarak yansıyor. 'Enflasyonun kaynağı nedir?' diye soranlar buraya baksınlar. Ekonomik, matematiksel bir gerçeklik. Türkiye bunu nasıl aşacak? Bunu büyüyerek, sanayi ürünlerini arttırarak aşacak. Ürettiğimiz ürünleri daha fazla satarak aşacağız. 250 milyar dolarlık ihracat yapan bir ülkeyiz. Bütün bu sorunlarının kaynağı, Türkiye'nin daha fazla döviz talebinden daha fazla döviz üreten bir ülke haline gelmesi. Bunu aşacak güçteyiz. İki çeyrektir büyümemiz bunu gösteriyor. Başka bir yolu yok. Dolar burada basılmadığına göre biz dövizi ekonomik olarak üreteceğiz. Turizmle üreteceğiz."

Bakan Bilgin, Türkiye'nin sorunlarına karşı tedbirler aldığını belirterek, Bakanlık olarak enflasyon sorununun yarattığı toplumsal sorunlarla sosyal politikalar ile mücadele ettiklerine vurgu yaptı.

“Önümüzdeki Dönem İçerisinde Sözleşmeli Personel Sorununu Çözüyoruz”

Asgari ücretin bir önceki yıla göre yüzde 80 arttırıldığını kaydeden Bilgin, "Birçok uygulama yaptık. Bunlar devam edecek. Önümüzdeki dönem içerisinde de sözleşmeli personel sorununu çözüyoruz. EYT sorunu önümüzde, çözüyoruz. Bütün bu sorunları dosya dosya açıp çözüyoruz. Türkiye'nin emekçileri, çalışanları, işçileri endişe etmesin. Türk devleti sosyal bir devlettir ve bunun sorumluluğunu yerine getirecektir" şeklinde konuştu.

Programın ardından basın toplantısına katılan Bakan Bilgin, Türkiye'nin bugün karşı karşıya bulunduğu sorunların konjonktürel olduğunu, dünyayı takip eden herkesin bunu bildiğini ifade etti.

Bilgin, çalışma hayatıyla ilgili sorunların çözülmesi konusunda çeşitli sosyal politika tedbirlerini arka arkaya uyguladıklarını kaydederek, çalışanların toplu sözleşmeler yoluyla korunmasını sağlamak, toplu sözleşme mekanizmasını yaygınlaştırmak, sendikalaşmanın önündeki engelleri kaldırmak için yeni çalışmaların da yapıldığı bilgisini paylaştı.

Sendikal mevzuatın düzenlemelerinden kaynaklanan sorunlar konusunda kapsamlı bir çalışma yaptıklarını dile getiren Bilgin, emeğin sermaye karşısındaki konumunu belirleyen, piyasa şartları içerisinde gelir dağılımını düzeltecek en önemli mekanizmanın toplu sözleşme düzeni olduğunun altını çizdi.

“Bir Türlü Bitmeyen Geçici İşçiler Sorununu Da Çözüyoruz”

Sendikalaşma oranını artırmak mecburiyetinde olduklarını söyleyen Bilgin, şöyle konuştu:

"Türkiye sanayileşiyor ve işgücüne katılım oranı artıyor. Bu arttıkça emekçilerin sayısı da sorunları da artıyor. Bunları çözeceğiz. Bir türlü bitmeyen geçici işçiler sorunu var. Onu da çözüyoruz. Kadrolu işçi haline getireceğiz. Taşerondan kalan bazı sorunlar var. Yaklaşık 85 bin kişiydi, sayıları biraz değişti. Onların kadro sorunlarını çözeceğiz. Emeklilerle ilgili kapsayıcı düzenlemeler yapıyoruz. Kamuda çok sayıda sözleşmeli statüsü var. Onları değiştiriyoruz. Güvence verecek düzenleme yapıyoruz. Türkiye'nin her sosyal meselesi, çözmemiz gereken bir mesele. Önümüzde görev olarak duruyor. Sorumluluğumuzu yerine getireceğiz."

Bilgin, enflasyon sosyal hayatı tahrip ettikçe bunu ortadan kaldıracak yeni politikalar devreye sokacaklarına vurgu yaparak, Sorunları çözdükçe problemlerin karşısında toplumun daha dayanıklı hale geleceğine işaret etti.

Türkiye’nin 2023'e doğru giderken büyümesine devam edeceğini belirten Bakan Bilgin, “Önemli olan Türkiye kalkınırken, büyümeyi sürdürürken bu refahı çalışanlarla, emekçilerimizle, sosyal bakımdan daha düşük gelir gruplarıyla paylaşmak. Enflasyonun tahribatını ortadan kaldırmak istiyoruz. Bu konuda gereğinin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın. Önümüzde dosyalar duruyor. Her çözdüğümüz sorunun dosyasını kapatıyoruz" dedi.

Antalya’da STK temsilcileri ile de bir araya gelen Bakan Bilgin, Dokuma Park'taki Antalya Bilim Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıda konuştu.

Bilgin, yeni tip koronavirüs sürecinin yarattığı tahribatla uğraşan dünyanın Rusya-Ukrayna Savaşı'nın etkileriyle de karşı karşıya kaldığını ifade etti. Dünyadaki ekonomik sistemin bu kadar erken dalgalanıp kırılacağını kimsenin tahmin etmediğini belirten Bilgin, böyle bir dünyada sorunlu da olsa Asya'nın bir yükselişine şahitlik edildiğini söyledi.

“Türkiye Hızla Sanayileşiyor”

Türkiye'nin dünyadaki konumunun farklılaştığına vurgu yapan Bilgin, sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye, 100 yıl önce Gazi Paşa'nın liderliğinde emperyalizme karşı ilk savaşı kazandı. Çanakkale ve arkasından gelen Milli Mücadele ile Batı sömürgeciliğinin sonunu getiren bir sürecin başlangıcını gerçekleştirdik. 100 yıl sonra başka bir şey yapıyoruz. Batı'nın önce açlık sorununu çözdük, tahıl koridorunu açarak. Orta Doğu'da çıkarmak istedikleri felakete müdahale ettik. Akdeniz'den Türkleri kovmaya çalışan bir operasyonu engelledik. Türkiye yeni bir konumda bulunuyor. Bu konum nedir? Türkiye hızla sanayileşiyor. Dünya ticaretiyle entegre oldu. Dünyada mal satmadığımız yer yok. Türkiye'de üretilmeyen bir ürün yok. Türkiye nükleer teknoloji ile tanışıyor. Krizin meydana getirdiği dengesizliğin istikrarsızlığın istikrara dönmesi için mücadele diyoruz. Bütün bunları yaparken Türkiye demokrasi içerisinde kalkınma mücadelesi veriyor."

Bilgin, kentteki temasları kapsamında Antalya Organize Sanayi Bölgesi'ndeki (OSB) bazı firmaları da ziyaret etti. Döşemealtı ilçesinde bulunan OSB'de faaliyet gösteren CW Enerji'de yeni nesil güneş ve destek panellerini inceleyen Bakan Bilgin, Genel Müdür Volkan Yılmaz'dan çalışmalarla ilgili bilgi aldı.

Yıllık 1,3 GW güneş paneli üretim kapasitesiyle Avrupa ve Türkiye'nin en büyük güneş paneli üretim firması olduğu belirtilen fabrikayı gezen Bilgin, otomobiller için tasarlanan elektrik şarj istasyonunun çalışmalarına ilişkin bilgi aldı.

Bilgin, fabrikanın üretim merkezi ile AR-GE biriminde de incelemelerde bulunarak personelle sohbet etti. Ardından yürüyen merdiven ve asansör üreterek 50 ülkeye ihracat yapan firmayı ziyaret eden Bakan Bilgin, şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Keskin'den çalışmalarla ilgili bilgi aldı.

Bilgin, çalışan personelle görüştü, yürüyen merdiven ve asansör sistemlerini inceledi.