Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Haber Global canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Bilgin, bugüne kadar emekçileri enflasyona karşı hep korumaya çalıştıklarını söyleyerek, şunları kaydetti:
“700 bini aşkın bir işçi kitlesiyle bizim sürdürdüğümüz toplu sözleşme süreçleri bildiğiniz gibi bir müzakere. Sadece müzakere de değil, bir çekişme atmosferinde geçer. Sendikalarımız belli bir noktaya geldiler, uzlaştıkları ve uzlaşamadıkları noktaları ortaya koydular. O aşamada biz devreye giriyoruz. Emeğin lehine olacak şekilde müdahale etmek durumundayız çünkü sosyal devlet, emekçileri hem sermayenin hem devletin karşısında korumak zorundadır. O görevimizle meseleye baktık ve aşağı yukarı mesele bitme noktasına, uzlaşma noktasına geldi. Yarın Sayın Cumhurbaşkanı’mızın da katılımıyla bu uzlaşmanın nasıl şekillendiğini kamuoyuyla paylaşacağız. Rakamı yarın paylaşacağız.”
“Asgari Ücreti Cumhuriyet Tarihinde Dolar Bazında En Yüksek Seviyeye Çıkardık Temmuz Ayında da Aynısını Yapacağız”
Asgari ücrete Temmuz ayında yapılacak zamla ilgili tarihsel bir adım attıklarını ve geliri vergi dışı bıraktıklarını ifade eden Bakan Bilgin, “Asgari ücretten 1,5 yıldır vergi alınmıyor. Temmuzda reel alım gücünü koruyacak şekilde düzenleyeceğiz. Cumhuriyet tarihinde dolar bazında 455 doların üzerinde en yüksek seviyeye çıkaran bir düzenlemeyi ocak ayında yaptık. Temmuzda da aynısını yapacağız. Aşağı yukarı 500 dolar bazında bir oran olacak. Çalışmalarımız hazır” diye konuştu.
Emeklilikte Yaşa Takılanlarda (EYT) emeklilik sistemi ile ilgili yenilenme iddialarına ilişkin sorulan soru üzerine Bilgin, EYT’nin yaklaşık 20 yıllık bir sorun olduğunu ve bunu çözdüklerini aktardı.
“EYT’de Yaklaşık 1 Milyon Kişinin Maaşı Bağlandı”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuyla alakalı kendisinden çalışma yapmasını istediğine vurgu yapan Bakan Bilgin, “O zaman yaş ortalaması düşüktü. Sistem bunu kaldıracak durumda değildi. Biz hazırlığı pandemi öncesinde yapmaya başladık. Yaş ortalaması 50 oldu, daha düşük olsaydı yapamazdık. Uygun zaman bu. Biraz daha beklenebilirdi ama bu haksızlık bir an önce giderilsin istedik. 50 yaş, dengeyi yürütebileceğimiz bir yaş. Yaklaşık 1 milyon civarında kişinin maaşları bağlandı, bağlanamayanlar hızla bağlanıyor, ikramiyelerini alacaklar. Bağlanmayanlar hem ikramiyelerini hem de birikmiş maaşlarını alacaklar. Kimsenin bir hak kaybı yok” değerlendirmesinde bulundu.
“Emekli Maaşlarına Kademeli Zam Uyguluyoruz”
Bilgin, emekli maaşlarına ise kademeli zam uyguladıklarını, 7 bin lira üzerinde olan maaşları 10 bine kadar belli bir oranda artıracaklarını söyledi.
“Sendikalaşmanın Önünü Açacak Yasal Değişikliklerimiz Hazır”
Beyaz Bayrak uygulamasıyla düzenli toplu sözleşme yapan, vergilerini ve sosyal sigorta primlerini düzenli yapan işletmelere Beyaz Bayrak verildiğini belirten Bakan Bilgin, “Beyaz Bayrak onlara ihracatta kolaylıklar, işlem kolaylıkları, İŞKUR projelerinde öncelik, daha birçok düzenlemelerden faydalanma imkânı sağlıyor. Bir de doğrudan doğruya ödedikleri primlerde de bir puan onlara avantaj verdik. Dolayısıyla biz bütünüyle sendikalaşmayı ve işçilerin toplu sözleşmeden istifade edilen miktarın arttırmaya dönük uygulamalar içerisindeyiz. Daha fazlasını yapacağız. Önümüzdeki dönemde hazırlıklarımız bitmiştir ama o kadar yoğun işler yaptık ki onu gerçekleştiremedik. O da hazır, onu da Meclise taşıyacağız. Sendikalaşmanın önünü açacak yasal değişikliklerimiz de hazır, onlar da önümüzdeki dosyada duruyor” dedi.
“Türkiye Muhtemelen Kendi Kullanabileceği Belki 40- 50 Yıllık Bir Kaynağa Sahip Olacak”
Türkiye’de araştırma gemileri, petrol çıkarma birimleri, üniteleri ve teknolojileriyle dolu adeta saha inşa ettiklerini kaydeden Bilgin, şöyle devam etti:
“O gün, o doğal gazın karaya bağlantı töreninde oradaydım. O heyecan, Filyos’taki heyecanı oradaki işçilerimizle, törene katılan yurttaşlarımızla birlikte yaşadık. Bu fevkalade büyük bir olay. Şimdi yıllardır terörle anılan Gabar Dağı’nda petrol çıktı. Ve bu petrol Türkiye’nin şimdiye kadar bütün petrollerin hepsinden daha fazla bir petrol. Burada muhtemelen rafineri kurulacak. Türkiye muhtemelen kendi kullanabileceği belki 40 yıllık, belki 50 yıllık bir kaynağa sahip oluyor. Bunlar Türk ekonomisinin enerji ihtiyacının belli bir kısmını karşılayacak.”