Bakan Işıkhan, Türkiye Kamu-Sen’in 33. Kuruluş Yıl Dönümü Programına Katıldı
24 Haziran 2025, Salı
Bakan Işıkhan, Türkiye Kamu-Sen’in 33. Kuruluş Yıl Dönümü Programına Katıldı
Bakan Işıkhan, Türkiye Kamu-Sen’in 33. Kuruluş Yıl Dönümü Programına Katıldı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu’nun (Kamu-Sen) 33. kuruluş yıl dönümü programına katıldı.
Programda konuşan Bakan Işıkhan, konfederasyonun yeni yaşını tebrik etti.
Işıkhan, sendika ve sivil toplum kuruluşlarını her zaman desteklediklerini ve onlara sahip çıktıklarını belirterek, hükümet olarak her zaman ilgili taraflarla istişareyi önceleyen, sosyal diyalog mekanizmalarını hassasiyetle işleten bir yönetim anlayışını benimsediklerini ifade etti.
Kamu personel yönetimi alanında en önemli paydaşlarının, kamu görevlileri sendika ve konfederasyonları olduğunu söyleyen Bakan Işıkhan, kamu çalışanlarına sendika kurma hakkının 1995'te anayasa değişikliğiyle tanındığını, ilgili kanunun 2001'de yürürlüğe girmesiyle memur sendikacılığının yasal zemine oturduğunu hatırlattı.
“Sendikalı Kamu Personeli Sayısı 650 Binden 2,3 Milyona Ulaşmıştır”
Işıkhan, bu tarihten itibaren memurların sendikalaşma oranının hep artan bir seyir izlediğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son 23 yılda kamuda sendikalaşma oranı yüzde 47'lerden yüzde 75'e ulaşmıştır. Sendikalı kamu personeli sayısı 650 binden 2,3 milyona ulaşmıştır. Elbette bu sayıları çok daha yüksek seviyelere çıkarmayı hedefliyoruz. Ancak maalesef biliyorsunuz ki Türkiye, kamu sendikacılığı başta olmak üzere sivil inisiyatiflerin çalışma hayatında özgürce temsil edilemediği, emek, alın teri, hak, adalet gibi insanlık için evrensel, bizim içinse kutsal sayılan değerli kavramların hiçe sayıldığı karanlık dönemlerden geçmiştir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde işçimizin, emekçimizin, emeklilerimizin ve devlet memurumuzun sendikal özgürlüğünün dahi sağlanmadığı acziyet halinden, sosyal paydaşlarımızla birlikte kamu personel yönetiminde geçmişin 'çözülemez' denilen, kangren olmuş bütün sorunlarını bir bir çözüme kavuşturduğumuz bugünlere geldik."
“392 Lira Olan En Düşük Devlet Memuru Aylığını, 2025 Yılı İtibarıyla 43 Bin 726 Liraya Çıkardık”
İktidara geldikleri günden beri bir taraftan sorun çözerken bir taraftan da milli gelir artışıyla birlikte bütçeden kamu görevlilerine ayrılan payı yıldan yıla artırdıklarına vurgu yapan Bakan Işıkhan, "İş başına geldiğimizde 392 lira olan en düşük devlet memuru aylığını, 2025 yılı itibarıyla 43 bin 726 liraya çıkardık. Memurumuzu da işçimizi de emeklimizi de öğrencimizi de destekledik ve kimseyi göründüğünden daha geri koymadık, daha iyi imkanlara kavuşturduk. Şüphesiz geldiğimiz noktayı nihai olarak yeterli görmüyoruz. Nasıl bugüne kadar çok daha iyisini sağladıysak, bundan sonra da çok çok daha iyisini vatandaşlarımız için sağlayacağız” diye konuştu.
Işıkhan, bugüne kadar ilgilenilmemiş meseleleri çözüme kavuştururken, en büyük motivasyonlarının sosyal tarafların desteği olduğunu aktararak, ülkenin ve milletin menfaatleri söz konusu olduğunda desteğini esirgemeyen sendika ve sivil toplum kuruluşlarının bu ilerleyişe katkısının çok büyük olduğunu söyledi.
Geriye dönüp bakıldığında hem mali ve sosyal haklarda hem de sendikal hak ve özgürlükler noktasında birçok devrimi hayata geçirdiklerini anımsatan Bakan Işıkhan, "2002 ile 2010 yılları arasında kamu çalışanlarımıza bir derece verilmesini sağladık. Disiplin cezalarını affettik, disiplin kurullarında sendika temsilcisine yer verdik. Aile yardımını ve çocuk yardımını artırdık, engelli yakını olan memura tayin kolaylığı getirdik. Refakat iznini tanıdık, banka promosyonlarını kamu çalışanlarına yönlendirdik. Sözleşmeli personelin sendikalara üye olabilmesi noktasında desteğimizi sürdürdük" ifadelerini kullandı.
"Ek Gösterge Reformunu Gerçekleştirdik"
Işıkhan, 2010'dan sonra bu kazanımlara yenilerini eklediklerini kaydederek, şöyle devam etti:
"Anayasa değişikliğiyle toplu sözleşme hakkını kamu görevlilerine kazandırdık. Toplu sözleşme primini, ikramiyeye dönüştürdük. Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvuru hakkı getirerek sürece denge kattık. Emekli memurlarımızın maaş ve ikramiyelerinde ciddi iyileştirmeler sağladık. Sağlık çalışanlarımızın ek ödemelerini, öğretmenlerimizin tazminatlarını artırdık. 2011 ve 2013 yıllarında toplam 280 bin, 2023'te ise 460 bin sözleşmeli personele kadro verdik. Hacca gitmek isteyen memurlarımıza ücretsiz izin hakkı sunduk. Cuma namazı saatine yönelik izin düzenlemesini kararlılıkla sürdürdük. Ayrıca gelir vergisinden asgari ücret kadar olan gelire muafiyet sağladık. 5 milyon 300 bin kamu görevlisini kapsayan ek gösterge reformunu gerçekleştirdik. CHP'nin Anayasa Mahkemesine götürüp iptal ettirdiği toplu sözleşme ikramiyesini yeniden düzenleyerek, sendika üyesi kamu görevlilerine yeniden ödenmesini sağladık. Üniversitelerdeki idari personelin yer değişikliği sorununa çözüm geliştirdik."
Bu sorunların üstesinden sendikalarla yaptıkları istişarelerle geldiklerinin altını çizen Bakan Işıkhan, Türkiye Kamu-Sen'in, ülkenin içinde bulunduğu en kritik dönemlerde, maruz kaldığı antidemokratik saldırılara karşı sadece sendikal mücadele vermediğini, aynı zamanda dayanışma, milli birlik ve beraberlik anlayışının muhafazası adına da önemli rol üstlendiğini söyledi.
Işıkhan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin öncülüğünde yürütülen "Terörsüz Türkiye" sürecinin önemine değinerek, Türkiye'yi hedef alanların karşısında saf tutmaya devam edeceklerine vurgu yaptı.
Programa, MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve konfederasyona bağlı sendikaların genel başkanları ile üyeler katıldı.