Asansör kazasıyla ilgili sözlerine devam eden Davu-
toğlu, “Asansörün denetimi bu bakanlıkta inşaatın
denetimi başka bakanlıkta, ayrıca asansörlerin
denetiminde de belediyelerin de sorumlulukları var.
Yeni bir koordinasyonla sistematik bakışla yetki ve
sorumluluk paylaşımını netleştirmemiz lazım.” dedi.
İş güvenliği can güvenliği dediğimizde bu bizim
ortak değerimizdir. Bununla ilgili ortak bir meka-
nizma kurmak, neresi akıyorsa açık yüreklilikle
bunu paylaşmak lazım. Bu süreç boyunca, yönetim
açısından, bunları ve kriz anında işçi ve işverenle-
rimizin bir araya gelip konuşmamız lazım şeklinde
konuştu.
İnsan Faktörü
Davutoğlu, “Eğitilmiş insan olacak. Yasal düzen-
lemelerimiz, İş Güvenliği ve Sağlığı Yasası çok
kapsamlı, o yasaya uyacak insan unsuru. En fazla
üzerinde durduğum konu mesleki yeterliliğin güç-
lendirilerek devreye sokulması. Kazaları engelleye-
cek olan şey performans ve ehliyet. Dün, Bakanlar
Kurulu’nda aldığımız kararla mesleki yeterlilik konu-
su, 2006 başı olarak planlanmış olan belgelendir-
me sürecini 2014 sonuna alacak. Bunu geciktire-
meyiz. Belki süratli hareket etmemizi gerekecek.
Belki 8 saat yerine 16 saat günde çalışılacak. Bu tür
konularda, 1 Ocak 2015 itibarıyla mesleki yeterlilik
programının bütün hazırlıklarını sertifikalandırma
ve belgelendirme aşamasına getirin. Onu da şöyle
yapacak, kademelendirecek. Enerji dağılmasına yol
açmadan kademelendirilecek. Eğitim bağlamında
Milli Eğitim Bakanımızla görüşeceğiz ve iş güvenli-
ği dersleri konacak. Vefat eden işçilerimizden biri 1
Eylül’de işe giriyor, 7 Eylül’de o asansörün kuman-
da yetkisi, idaresi ona veriliyor. Bunun sertifikası,
belgelendirmesi var mı? Bunun sorgulamak lazım
Bundan sonra, işçi yok, emekçi tanımı saygı duyu-
lan bir tanım olarak kalacak. İşçi yok inşaat işçisi
var, kalıpçı var. Her biri hangi mesleği yapacaksa
onun belgelendirmesini alacak ve bunu değerlendi-
recek. Herkes her işi yapabilir mantığı değil. Vasıf-
sız işçi diye bir kavramın kalmaması. Her iş yerinde
çalışan işçinin sertifikası olacak”dedi.
Sosyal Duyarlılık ve Kültür Bilinçlendirmesi
Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti “Sosyal
duyarlılık kaza olduğunda fark ediyoruz, sosyal
duyarlılık kaza olmadan bir anda o kazayla ilgili
şu ya da bu taraf birini suçlamaya başlıyor, peki
öncesinde ne oluyor? O bakımdan bazı toplum
kesimlerine çağrıda bulunmak istiyorum, İşverenle-
rimizin iş güvenliğini teminat altına alacak maliyet
iş güvenliği ortadan kalktıktan sonra bir işçi bile
ölse ortaya çıkacak sosyal itibardan daha öncelikli
olmalıdır. İşverenin itibarı esas ise bu itibara zarar
veren iş kazalarını engellemek için harcama yap-
maktan çekinmemeliyiz. Bundan sonra yaptırım-
ları, yasal düzenlemeleri artıracağız ama ödülleri
de artıracağız. Bazı işverenden yapılan kesintileri,
eğer o işverenin yerinde hiçbir iş kazası olmamışsa
onlardan aldığımız kesintiler alınmayacak. Bir ödül
mekanizması koyacağız. Ama ölümcül bir kaza
olmuşsa şimdiki cezalardan çok daha ağır bir ceza
gelecek.”
Davutoğlu, “Toplumsal duyarlılık bağlamında bir
başkası da işçi sendikalarımız. Sadece bu alan-
da değil yasa çıkarıyoruz yasanın iç hizmet gibi
yasanın eğitimini yapmıyoruz. Sendikalarımız kaza
olduğun da seslerini yükseltmemeli, kaza olma-
dan işçilerimizi bilinçlendirmeliler. İşçilerimiz çıkan
yasadaki haklarını acaba biliyorlar mı? İşçilerimi-
ze bu hakları sendikalarımız öğretecek. İnsanımızı
kaybettikten sonra suçluyu tespit etsek o insanı
geri getirmeye faydası olur mu? Kamu olarak bizle-
rin yasal sorumluluğu sürerken, Çalışma Bakanlığı-
mızın ve diğer bakanlıklarımızın denetimlerle kimin
İnsana hizmet
etmeyen, insanı esas
almayan hiçbir faaliyet
ne kutsal addedilebilir
ne de topluma
hizmet olarak
görülebilir.
6-7