Avrupa Birliği


 

Genel Bilgiler

AB’nin Kuruluşu, Amacı ve AB’ye Üye Ülkeler

Avrupa bütünleşmesinin fikri temelleri oldukça eskilere gitse de ilk somut adım İkinci Dünya Savaşı sonrasında, Avrupalı devlet adamlarının Avrupa’da kalıcı bir barış oluşturma çabalarının bir ürünü olarak kömür ve çelikte ortak pazar kurmalarıyla atılmıştır. Fransa Dışişleri Bakanı Robert Schuman, Eski Milletler Cemiyeti Genel Sekreteri Jean Monnet'in tasarısına dayanarak, 9 Mayıs 1950 tarihinde Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’nun (AKÇT) kurulmasını önermiş, AKÇT’yi kuran Paris Antlaşması 1951 yılında Belçika, Federal Almanya, Fransa, İtalya, Lüksemburg ve Hollanda tarafından imzalanmıştır. Bu altı devlet, 1957’de Roma Antlaşması'nı imzalayarak çeşitli mal ve hizmetleri içeren ortak bir pazara dayalı Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu (AET) kurmuştur. AET'nin amacı, malların, işgücünün, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaştığı bir ortak pazarın kurulması ve en nihayetinde siyasi bütünlüğe gidilmesiydi. Roma Anlaşması ile AET haricinde, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla ve güvenli biçimde kullanılmasını sağlamak amacıyla Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu (EURATOM) da kurulmuştur. 1965 yılında imzalan Füzyon Antlaşması (Birleşme Anlaşması) ile, Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu, Avrupa Ekonomik Topluluğu ve Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu tek bir Konsey ve tek bir Komisyon çatısı altında birleşmiş, bu Topluluklar, Avrupa Toplulukları adı altında anılmaya başlanmıştır.

1986’da imzalanıp 1987’de yürürlüğe giren Avrupa Tek Senedi ile Ortak Pazar hedefi yeniden tanımlanmış, Avrupa Topluluklarını kuran Antlaşmalar kapsamlı bir biçimde değişikliğe uğramıştır.

1991’de imzalanıp 1993’te yürürlüğe giren Maastricht Antlaşması ile Avrupa Ekonomik Topluluğu, Avrupa Birliği adını almıştır. Antlaşmayla, Ekonomik ve Parasal Birlik, Ortak Güvenlik ve Dış Politika ile İçişleri ve Hukuk alanında iş birliği başlıklarında yeni bir yapı tanımlanmış, üç sütunlu bir Avrupa Birliği yapısı oluşturulmuştur. Buna göre birinci sütunu AKÇT, AET ve EURATOM, ikinci sütunu Ortak Dışişleri Güvenlik Politikası, üçüncü sütunu Adalet ve İçişleri oluşturmuştur.

1997'de imzalanıp 1999'da yürürlüğe giren Amsterdam Antlaşması ile Maastricht Antlaşması'nın oluşturduğu hukuksal çerçeve tamamlanmış “Avrupa Vatandaşlığı” kapsamındaki hakları güçlendirilmiştir.

2001'de imzalanıp 2003'te yürürlüğe giren Nice Antlaşması ile kurumsal reformlar yapılmış Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu’ndaki üye ülkelerin oy dağılımları ve Avrupa Komisyonu üye sayıları yeni katılacak ülkeleri de kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmiştir.

Son olarak 2007’de imzalanıp 2009’da yürürlüğe giren Lizbon Antlaşması ile temel olarak, AB'nin karar alma mekanizmalarındaki tıkanıklıkların giderilmesi ve Birliğin daha demokratik ve etkili işleyen bir yapıya kavuşması hedeflenmiştir.

Avrupa ülkeleri arasında ekonomik bir işbirliğinin kurulması ve barışın sağlanması amacıyla oluşturulan AB zamanla ortak ilkeler (insanlık onuru, özgürlük, demokrasi, eşitlik, hukukun üstünlüğü, insan hakları) temelinde inşa edilen siyasal bir birliğe dönüşmüştür. AB amaçlarını şu şekilde sıralamaktadır:

  • Barışı, değerlerini ve vatandaşlarının refahını teşvik etmek;
  • İç sınırlar olmaksızın özgürlük, güvenlik ve adalet sunmak;
  • Dengeli ekonomik büyümeye ve fiyat istikrarına dayanan sürdürülebilir kalkınma sağlamak, tam istihdam ve sosyal gelişim ile rekabetçi bir pazar ekonomisi oluşturmak ve çevreyi korumak;
  • Sosyal dışlanma ve ayrımcılıkla mücadele etmek;
  • Bilimsel ve teknolojik ilerlemeyi teşvik etmek;
  • Üye ülkeler arasında ekonomik, sosyal ve bölgesel bütünlüğü ve dayanışmayı artırmak;
  • Zengin kültürel ve dilsel çeşitliliğine saygı duymak;
  • Para birimi avro olan bir ekonomik ve parasal birlik kurmak.

AB Genişleme Dalgaları

Kurucu üyeler: Belçika, Federal Almanya, Fransa, İtalya, Lüksemburg ve Hollanda
Birinci genişleme,1973: Danimarka, İrlanda ve İngiltere
İkinci genişleme, 1981: Yunanistan 
Üçüncü genişleme, 1986: İspanya ve Portekiz
Dördüncü genişleme, 1995: Avusturya, Finlandiya ve İsveç
Beşinci genişleme, 2004: Çek Cumhuriyeti, Estonya, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Letonya, Litvanya, Macaristan, Malta, Polonya, Slovakya ve Slovenya
Altıncı genişleme, 2007: Bulgaristan ve Romanya
Yedinci genişleme, 2013: Hırvatistan

 

AB’nin Yapısı ve Organları

Avrupa Birliği, amaçlarını ve değerlerini gerçekleştirip geliştirecek ve Birliğin, vatandaşlarının ve üye devletlerin çıkarlarına hizmet edecek tek bir kurumsal çerçeveye sahiptir. Avrupa Birliği Antlaşması'nın 13. maddesi uyarınca Birlik kurumları:

Avrupa Parlamentosu: Avrupa Parlamentosu, AB kurumları içinde doğruda halk tarafından seçilen, üye devlet vatandaşlarının demokratik menfaatlerini ve siyasi görüşlerini temsil eden bir organdır. Bundan dolayı, Avrupa Parlamentosu'nda üyeler ülkelerine göre değil, siyasi görüşlerine göre grup oluştururlar. Avrupa Parlamentosu, Konsey ile birlikte yasama yetkisini paylaşır. Üye devletleri bağlayacak hukuki düzenlemelerin kabul edilebilmesi genel kural olara hem Avrupa Parlamentosu ve hem de Konsey'in onayı ile mümkün olur. Bazı konularda ise sadece danışma organı niteliğindedir, görüşleri bağlayıcılık taşımaz. Bu alanların en önemlisi dış politika konularıdır. Parlamento Genel Kurulu kural olarak Strazburg'da toplanır. Parlamento'nun siyasi grupları ve komiteleri Brüksel'de toplanır, sekretaryası ise Lüksemburg'dadır.

Avrupa Komisyonu: Avrupa Komisyonu, yasama sürecini başlatan, ayrıca Birliğin yürütme organı olarak AB müktesebatını, bütçeyi ve programları uygulamaktan ve idari denetimden sorumlu kurumdur. Avrupa Komisyonu, her bir üye devletten bir kişinin yer aldığı 28 üyeden oluşur. Bu kişilere "komiser" adı verilir. Her Komiser bir veya daha fazla AB politikasının yürütülmesinden sorumludur. Komisyon adeta bir Bakanlar Kurulu gibi faaliyet gösterir. Komisyon'da komiserlerin yanı sıra, Avrupa Birliği görevlilerinden oluşan 25.000 kişilik bir idari teşkilat da mevcuttur. Komisyon'un merkezi Brüksel'dedir.

Avrupa Birliği Konseyi: Konsey, (“Bakanlar Konseyi” ya da “AB Konseyi”) Avrupa Birliği üyesi devletlerin hükümetlerinde görev yapan bakanlardan oluşan bir organ konumundadır. Konsey, Avrupa Birliği içinde üye devletlerin ulusal çıkarlarının temsil edildiği organdır. Konsey toplantılarına, karara bağlanacak konu doğrultusunda üye devletleri temsilen ilgili bakanlar katılır. Örneğin toplantının konusu ekonomi veya para politikası ile ilişkili ise, üye devletlerin ekonomi ve maliye bakanları toplantıya katılır. Konsey başkanlığı 18 aylık süre için görev yapacak 3 üye devletten oluşan, devamlılığı ve tutarlılığı sağlamaya yönelik takımlar tarafından yürütülür. Böylece Başkanlık 6 aylık dönemlerle üye devletler arasında el değiştirir.

Avrupa Birliği Zirvesi: Avrupa Birliği Zirvesi, Avrupa Birliği'ne üye devletlerin başbakanları veya devlet başkanları ile Avrupa Birliği Zirvesi Başkanı ve Avrupa Komisyonu Başkanı'nın katılımı ile meydana gelir. Yılda dört defa toplanan Zirve, Birliğin gelişmesi ve Avrupa'nın bütünleşmesi doğrultusunda öncelikleri ve temel politikaları belirleyen kararlar alır. Avrupa Birliği Zirvesi'nin herhangi bir yasama yetkisi yoktur. Buna rağmen, AB üyesi tüm devletlerin en üst düzey yetkililerinin bir araya geldiği ve temel politikaları belirlediği kurum olmasından dolayı siyasi bir ağırlık ve yönlendirme gücü taşır. Çoğu durumda uzlaşıyla, istisna olarak nitelikli çoğunlukla karar alır.

Avrupa Birliği Adalet Divanı: Avrupa Birliği Adalet Divanı, Avrupa Birliği'nin yargı organıdır ve Adalet Divanı, Genel Mahkeme ve uzmanlık mahkemeleri olmak üzere üçlü bir yapıdan oluşur. Adalet Divanı'nın temel amacı, Avrupa Birliği hukukunun Avrupa Birliği içerisinde her yerde aynı şekilde yorumlanmasını ve uygulanmasını sağlamaktır. Divan, Birlik hukukunun yorumlanmasında ve uygulanmasında hukuka saygıyı sağlama, ulusal hukuk düzenleri ile AB hukuk düzeni arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi, hukuki denetim, yorum, uyuşmazlık çözme, hukuk yaratma ve boşluk doldurma işlevlerini yerine getirir. Avrupa Birliği Adalet Divanı Lüksemburg'da faaliyet göstermektedir.

Avrupa Sayıştayı: Avrupa Sayıştayı, Birliğin tüm gelir ve giderlerini inceler, işlemlerinin hukuka ve usule uygunluğunu temin eder. Sayıştay denetimi, gelir ve giderlerin hukuka uygunluğu ile düzenliliğini ve iyi bir mali idareyi sağlamaya yöneliktir. Avrupa Sayıştayı her bir üye devletten birer üye olmak üzere 28 üyeden oluşmaktadır. Üyeler, Konsey tarafından Parlamento'ya danışıldıktan sonra, 6 yıllık bir süre için tayin edilir. Bu üyeler, kendi ülkelerinde denetim kurumlarında çalışan veya çalışmış ve bu görev için özel niteliğe sahip kişilerin arasından seçilir. Sayıştay üyelerinin bağımsızlığı ve tarafsızlığı güvence altına alınmıştır.

Avrupa Merkez Bankası: Avrupa Merkez Bankası tüzel kişiliğe sahip bağımsız bir AB organıdır. Görevi, para birimi olarak Avro'yu kullanan AB üyesi ülkelerden oluşan Avro bölgesinde fiyat istikrarını sağlamaktır. Bu görevini üye devletlerin merkez bankaları ve Avrupa Merkez Bankası'ndan oluşan Avrupa Merkez Bankaları Sistemi içinde yerine getirir. Bu çerçevede AB'nin para politikasının tespiti ve uygulanması, döviz işlemlerinin yürütülmesi, üye devletlerin resmi döviz rezervlerinin tutulması ve yönetilmesi, ödeme sistemlerinin düzgün işlemesinin sağlanması görevlerini yerine getirir. Avrupa Merkez Bankası Avro bölgesi dahilinde kağıt para basımına izin verme konusunda tek yetkilidir. Merkezi Almanya'nın Frankfurt kentinde olan Banka'nın karar alma organları, Yürütme Kurulu, Yönetim Konseyi ve Genel Kurul'dur.

Ekonomik ve Sosyal Komite: Ekonomik ve Sosyal Komite; Parlamento'ya, Konsey'e ve Komisyon'a yardımcı olmak amacıyla öngörülmüş bir danışma kurumu olup, kararları bağlayıcı değil, danışma niteliktedir. Ekonomik ve Sosyal Komite, işçi ve işveren grupları ile belirli toplum kesimlerinin değişik menfaatlerini temsil eden gruplardan seçilen üyelerden oluşur. Komite, Avrupa bütünleşmesinin genel çıkarları çerçevesinde faaliyet gösterir ve üyelerinin bağımsızlığı Antlaşma'da açıkça düzenlenmiştir.

Bölgeler Komitesi: Bölgeler Komitesi, AB içindeki yerel ve bölgesel yönetimlerin temsilcilerinden oluşan danışma nitelikli bir komite olup, AB'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın 305. ve 307. maddelerinde düzenlenmiştir. Bölgeler Komitesi, çeşitli uzmanlık grupları halinde çalışır. Komite bünyesinde ayrıca çeşitli alt komiteler kurulabilir. Belirli karar önerileri ya da sorunlar üzerinde görüş taslakları bu alt komiteler tarafından hazırlanır.

Avrupa Yatırım Bankası: Avrupa Yatırım Bankası'na Avrupa Birliğinin finans kurumudur ve Birliğin hedeflerini gerçekleştirmesine yardımcı olacak yatırımların finanse edilmesi amacıyla kurulmuştur. AB'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın 308. maddesi uyarınca Avrupa Yatırım Bankası tüzel kişiliği haiz olup üyeleri, Avrupa Birliği üyesi devletlerdir. Banka'nın görevi, Antlaşma'nın 309. maddesinde, Birliğin çıkarı doğrultusunda iç pazarın dengeli ve düzgün gelişimine katkı sağlamak olarak belirtilmektedir. Banka bu anlamda sermaye piyasasından ve öz kaynaklarından yararlanarak kazanç amacı gütmeksizin kredi vermek suretiyle bazı alanlardaki projelerin finanse edilmesini sağlar.

Avrupa Ombudsmanı: Maastricht Antlaşması ile AB kurumsal yapısına kazandırılmış bir kurum olan Avrupa Ombudsmanı, Avrupa Parlamentosu tarafından yenilenebilen 5 yıllık bir süre için atanır ve bağımsızlığı da Antlaşmalarda teminat altına alınmıştır. AB'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın 20. maddesinde Avrupa Ombudsmanı'na başvurmak Birlik vatandaşlarının hakları arasında sayılmaktadır. Antlaşma'nın 228. maddesi uyarınca Avrupa Parlamentosu tarafından seçilen Avrupa Ombudsmanı'na Birliğin her vatandaşı veya ikametgahı ya da tüzüğüne göre merkezi bir üye devlette bulunan her gerçek ve tüzel kişi başvurabilir. Anılan kişiler, Birlik organları, kurumları veya diğer birimlerinin faaliyetlerinde kötü yönetime ilişkin şikayetleri Avrupa Ombudsmanı'na iletirler ve Ombudsman bunları araştırarak rapor hazırlar.

Kaynak: AB Bakanlığı

AB İle İlişkiler

Türkiye-AB İlişkilerinin Tarihçesi (AB Bakanlığı)

 

AB Katılım Müzakereleri Süreci

Katılım müzakereleri süreci, her aday ülkenin AB müktesebatını ne kadar sürede ve hangi düzenleme ile kabul edip, yürürlüğe koyacağının ve de uygulamayı ne şekilde yapacağının belirlendiği süreçtir. Aday ülkeler AB müktesebatının tümünü benimsemek zorundadır. Aday ülkenin, AB müktesebatının tümünü benimsemek için gerekli kanun, yönetmelik vb. mevzuatı çıkarması yeterli değildir, yayımlanan mevzuatı en etkin şekilde uygulamak için, gerekli "adli ve idari" kapasiteyi de oluşturması gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle, mevzuatı uygulayacak kurumları ya da birimleri oluşturmak ve bunların uygulama kapasitelerini de güçlendirmek zorundadır.

Türkiye ile müzakerelerin açılması, Kopenhag siyasi kriterlerinin yeterli ölçüde karşılanması ile mümkün olmuştur. 3 Ekim 2005 tarihinde Lüksemburg'ta yapılan Hükümetlerarası Konferans (HAK) ile Türkiye resmen AB'ye katılım müzakerelerine başlamıştır. Katılım Müzakereleri, Türkiye'nin AB Müktesebatını ne kadar sürede kendi iç hukukuna aktarıp, yürürlüğe koyacağının ve etkili bir şekilde uygulayacağının belirlendiği süreçtir. AB Müktesebatı, AB Hukuk sistemine verilen addır. Yaklaşık 120 bin sayfadan oluşmaktadır. AB'yi kuran ve daha sonra değişikliğe uğrayan antlaşmaları, aday ülkelerin AB'ye katılırken imzaladıkları katılım antlaşmalarını, Konsey, Komisyon, Avrupa Toplulukları Adalet Divanı gibi Topluluk organlarının çıkardıkları tüm mevzuatı ifade etmektedir. Söz konusu müktesebat, Katılım Müzakereleri Fasılları çerçevesinde 35 başlık altında sınıflandırılmıştır. AB Müktesebatı fasıl başlıkları şunlardır:

1) Malların Serbest Dolaşımı 2) İşçilerin Serbest Dolaşımı 3) İş Kurma Hakkı ve Hizmet Sunumu Serbestisi 4) Sermayenin Serbest Dolaşımı 5) Kamu Alımları 6) Şirketler Hukuku 7) Fikri Mülkiyet Hukuku 8) Rekabet Politikası 9) Mali Hizmetler 10) Bilgi Toplumu ve Medya 11) Tarım ve Kırsal Kalkınma 12) Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı 13) Balıkçılık 14) Taşımacılık Politikası 15) Enerji 16) Vergilendirme 17) Ekonomik ve Parasal Politika 18) İstatistik 19) Sosyal Politika ve İstihdam 20) İşletme ve Sanayi Politikası 21) Trans-Avrupa Ağları22) Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu 23) Yargı ve Temel Haklar 24) Adalet, Özgürlük ve Güvenlik 25) Bilim ve Araştırma 26) Eğitim ve Kültür 27) Çevre 28) Tüketicinin ve Sağlığın Korunması 29) Gümrük Birliği 30) Dış İlişkiler 31) Dış, Güvenlik ve Savunma Politikası32) Mali Kontrol 33) Mali ve Bütçesel Hükümler 34) Kurumlar 35) Diğer Konular

 

Müzakereler nasıl yürütülüyor?

Müzakereler, sürecin ilk aşaması olan "tarama" ile başlamıştır. Bu sürecin başlıca aktörleri Avrupa Komisyonu ve Türkiye bürokratlarıdır. Türkiye'nin müzakerelere hazırlanmasını ve katılım öncesi sürecin hızlandırılmasını hedefleyen "tarama" döneminde esas olarak, AB müktesebatı kapsamındaki mevzuat hakkında bilgi verilmekte, AB müktesebatı ile aday ülke mevzuatı arasındaki farklılıklar belirlenmekte ve uyum sürecinin çok genel bir takvimi ve bu süreçte karşılaşılacak muhtemel sorunlar saptanmaya çalışılmaktadır. Her bir müzakere faslının taraması bittikten sonra, Komisyon üye ülkelere "tarama sonu raporu" adı altında bir rapor sunmaktadır. Buradaki değerlendirme ve öneriler, o fasılda müzakerelerinin açılmasına temel teşkil etmektedir. Komisyon, raporlarında, ayrıntılı tarama sırasında ülkemizce verilen bilgilere dayanarak ülkemizin müzakerelere hazır olup olmadığını değerlendirmekte ve sonuç kısmında ya faslın müzakereye açılmasını önermekte; ya da bunun için tamamlanması gereken açılış kriterlerini (benchmarks) ortaya koymaktadır. Herhangi bir faslın "tarama sonu raporu" Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanarak AB Konseyine sunulmasının ardından Konseyde ise oybirliği ile kabul edilmektedir. Dolayısıyla eğer Komisyon bir faslın tarama sonu raporunda herhangi bir açılış kriteri belirlememiş ise ya da belirlemiş ve aday ülke bu kriteri belli bir sure sonunda yerine getirmiş ise, Komisyon faslın müzakereye açılmasını Konsey'e hazırladığı bir değerlendirme raporu vasıtasıyla önerir. Konsey'de tüm üye ülkelerin Komisyon'un bu önerisini oybirliği ile kabul etmesi gerekir. Aksi takdirde fasıl müzakerelere açılamaz. Aynı süreç bir faslın kapanması için de geçerlidir. Müzakere fasılları, aday ülke müktesebat uyumu ve uygulama düzeyi açısından yeterli kabul edilirse önce geçici olarak kapatılır. (Örnek: 12 Haziran 2006 Bilim Araştırma Faslı açılmış ve aynı tarihte kapandığı ilan edilmiştir.) Aday ülkenin müktesebat uyum ve uygulama düzeyi faslın geçici olarak kapatılması için yeterli görülmezse, Komisyon değerlendirmeleri de dikkate alınarak Konsey'de kapanış kriteri getirilebilinir. Bu durumda da kapanış kriterinin yerine getirildiğine dair raporun Konsey'de oybirliği ile kabul edilmesi gerekir. Fasıllar önce geçici olarak kapatılır. Daha sonra müzakere sürecinin sonunda tüm fasıllar yeniden değerlendirilerek nihai olarak kapatılır. Bunun iki nedeni bulunmaktadır. Öncelikle müzakere süreci yıllar boyu sürdüğünden, bu süre zarfında müktesebatta önemli değişiklikler olabilir ve buna aday ülkenin uyumu gerekebilir. İkinci olarak da geçici olarak kapanan fasılda aday ülkenin uyum düzeyi zaman içerisinde geri gitmiş olabilir. Süreç kısaca şu şekildedir:

Tarama (tanıtıcı ve ayrıntılı) -> Tarama sonu raporu ->Uyumluysa fasıl müzakereye açılır, ya da tam uyumlu değilse açılış kriteri getirilir ->Açılış kriteri yerine getirilirse müzakereye açılır -> Ülke gerek mevzuat uyumu gerekse uygulamada AB’ye uyumluysa fasıl geçici olarak kapatılır, ya da kapanış kriteri getirilebilir -> Tüm fasıllarda uyum tamamlandıktan sonra Üyeliğe hazır hale gelince fasıl nihai olarak kapatılır.

 

Bakanlığımız – AB İlişkileri

Bakanlığımız doğrudan sorumlu olduğu “2 no.lu İşçilerin Serbest Dolaşımı” ve “19 no.lu Sosyal Politika ve İstihdam” fasılları ile birlikte toplam 13 adet müktesebat faslında gerekli çalışmaları yürütmektedir.

  • 19 No.lu Sosyal Politika ve İstihdam Faslı

19 nolu Sosyal Politika ve İstihdam Faslı ile birlikte iş hukuku, iş sağlığı ve güvenliği, sosyal diyalog, istihdam, sosyal içerme, ayrımcılıkla mücadele, fırsat eşitliği ve kayıtdışı istihdam öncelikleri ekseninde çalışma hayatına yönelik faaliyetler yürütülmektedir. Bu alanlardaki Avrupa Birliği mevzuatının iç hukuka aktarılması ve etkili bir şekilde uygulanıp denetlenmesi ile bu esnada ilgili kurumların kurumsal kapasitesinin daha ileriye taşınması için gerekli çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Bu fasıldaki müzakere sürecinin önemli tarihleri şu şekildedir:

undefined

Tarama çalışmaları sonrasında fasılda müzakerelere başlanılması için 2 açılış kriteri getirilmiştir. Sendikal hakların Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) mevzuatı ile uyum sağlaması ve müktesebatın üstlenilmesine ilişkin eylem planının sunulmasından ibaret bu açılış kriterlerinin sağlanmasıyla birlikte 19. Fasılda müzakere sürecine geçilecektir. Türkiye aslında her iki kriteri de büyük ölçüde yerine getirmiştir. (Eylem planı 2010 yılında tamamlanıp gönderildi, sendikal haklarla ilgili Kanun 2012 yılında çıkmıştır ancak AB bu Kanunun henüz ILO ve AB standartlarını tam karşılamadığını düşünmektedir.)

  • 2 No.lu İşçilerin Serbest Dolaşımı Faslı

İşçilerin Serbest Dolaşımı kavramı, diğer ekonomik faktörler gibi emeğin de herhangi bir engelle karşılaşmadan AB tek pazarında dolaşımını ifade etmektedir. AB tek pazarının 4 temel serbestisinden biridir. Bu fasıl altındaki mevzuat, bir işverene bağlı olarak gelir getirici bir işte çalışan her nitelikteki AB üyesi ülke vatandaşı bireylerin diğer bir üye ülkede de çalışma hakkına sahip olmasını ve çalışma koşulları, sosyal yardımlar, vergilendirme konularında o ülke işçileri ile eşit muameleye tabi tutulmasını düzenlemektedir. Bu çalışma hakkı diğer üye ülkelerde; iş arama, bu amaçla ikamet ve kalma, aile üyeleriyle bir araya gelme haklarını içermektedir. Bu başlık altında aynı zamanda, sosyal güvenlik sistemine bağlı Topluluk vatandaşlarının ve aile bireylerinin bir başka Üye Devlete taşınmaları durumunda üye ülke vatandaşlarının sosyal güvenlik haklarının kesintiye uğramaması için sosyal güvenliğin koordinasyonu sistemi geliştirilmiştir. Bu fasıldaki müzakere sürecinin önemli tarihleri şu şekildedir:

Bu fasılda AB Komisyonu, göndermesi gereken tarama sonu raporunu hala göndermemiş, fasıl bu aşamada kilitlenmiştir.

 

Türkiye-AB Ortaklık Hukuku

I-TÜRKİYE-AB ORTAKLIK İLİŞKİSİNİN SOSYAL BOYUTUNUN HUKUKİ TEMELLERİ
Ankara Anlaşması Türkçe İngilizce
Katma Protokol Türkçe İngilizce
1/80 sayılı Ortaklık Konseyi Kararı Türkçe İngilizce
3/80 sayılı Ortaklık Konseyi Karar Türkçe İngilizce

 

Faydalı Bağlantılar